İskelet sistemi, kemiklerden meydana gelir ve vücudun düzgün bir yapı ile dengeli olarak ayakta durmasını sağlar. İskelet sistemi birçok farklı kısımdan oluşur ve bu kısımlardan birisi de baş iskeletidir. Baş iskeleti, kafatası kemiklerinden meydana gelir. Kafatası kemikleri, beynimizi dış faktörlerden koruyan bir yapı oluşturur. Bu makalede baş iskeleti ile ilgili detaylı bilgiler vereceğim.

Baş iskeleti, yani kafatası (Cranium), beyni çevreleyen ve çok güçlü kemiklerden oluşan bir koruma sistemidir. Baş iskeleti toplam sekiz farklı kemikten meydana gelir. Kafatasının kemik yapısının kendine özgü bir şekli vardır ve kemiklerin birleşme noktaları girintili çıkıntılı bir yapıya sahiptir. Bu, baş iskeleti kemiklerinin birbirine geçecek şekilde planlanmış olmasından kaynaklanır.

Yetişkin bir insanda oldukça sert ve kuvvetli bir yapıya sahip olan baş iskeleti, yeni doğan bir bebekte farklı bir yapıya sahiptir. Yeni doğan bir bebeğin kafatası henüz tam anlamıyla kemikleşmemiş olduğundan yumuşak bir yapıya sahiptir ve kemiklerin birleşim kısımları arasında boşluklar (fontanel, bıngıldak) bulunur. Bu durum, doğum esnasında bebeğin kafasının sıkışarak zarar görmesini engeller. Bebeklerde baş iskeletini oluşturan kıkırdak ve yumuşak yapı, kemiklerin esneyebilmesine, eğilip bükülebilmesine olanak tanır. Böylece doğum süreci sırasında kafanın hacmi küçülerek, dar doğum kanalından geçebilmesi sağlanır.

Baş iskeleti, kafada bulunan beyin ve beyincik gibi yapıların yanı sıra göz, burun ve kulak gibi duyu organlarını korur. Genel olarak yassı kemiklerden meydana gelen baş iskeleti, başın şeklini belirler ve baş içinde bulunan organları korur. Baş iskeleti, kafatası ve yüz kemikleri olarak iki kısımdan oluşur. Baş iskeletini meydana getiren yassı kemikler, birbirlerine oynamaz eklemler ile bağlanmıştır. Ancak alt çene kemiği, yarı oynar eklem ile hareket edebilir. Yeni doğan bebeklerin baş iskeletinde bıngıldak (kıkırdaksı kemik) bulunur ve bu yapı, bebeğin başının doğum sırasında ezilmesini önler. Bıngıldak, zamanla sertleşerek kemikleşir.

Baş iskeleti, iki ana bölümden oluşur:

Baş iskeleti, sadece koruma görevini yerine getirmekle kalmaz, aynı zamanda konuşma, çiğneme ve yüz ifadelerinin oluşturulmasında da önemli bir rol oynar. Kafatası kemiklerinin birleşim noktaları, sinirlerin ve kan damarlarının geçişine olanak tanır. Bu nedenle, baş iskeletinin anatomik yapısı ve işlevi, insan yaşamı için kritik öneme sahiptir.